top of page

Jüpiter-Pluton KavuÅŸumu: Son Bir Åžans

 

Tarihte Ä°slam alimlerinin astrolojiye en büyük katkılarından birisi, dünyada önemli sosyal, ekonomik ve politik olayları, salgın hastalıkları, savaÅŸları ve doÄŸal afetleri öngörme konusunda geliÅŸtirdikleri tekniktir. Böylece tarihî dönüm noktalarının zamanlamasını yapıyorlardı. Bu teknikte ağır hareket eden gezegenlerin kavuÅŸumlarını kullanıyorlardı. O yıllarda güneÅŸ sisteminin ağır hareket eden gezegenleri sadece Jüpiter ve Satürn olduÄŸu için bunların kavuÅŸumu çok önemliydi. Bu iki gezegenin kavuÅŸumunun döngüsü yaklaşık 20 yıldır. Son olarak 2000 yılının Mayıs ayında BoÄŸa burcunda kavuÅŸum yaptılar. BoÄŸa parayı simgeleyen bir burçtur ve bu kavuÅŸumun ardından Türkiye esaslı bir ekonomik krize girdi, ülkenin deÄŸer ve para sistemi bütünüyle deÄŸiÅŸti. Bundan sonra 2020 yılında OÄŸlak burcunda kavuÅŸum yapacaklar.

 

Günümüzde Satürn ötesi gezegenler keÅŸfedilmiÅŸ olduÄŸu için aynı prensipten hareketle bunların kavuÅŸumları da önemli dünyasal olayların zamanlamasında kullanılmaktadır. 2000 yılından bu yana ilk defa bir gezegen kavuÅŸumu deneyimlemeye hazırlanıyoruz. 11 Aralık’ta Jüpiter ve Pluton Yay burcunda kavuÅŸacaklar. Bu iki gezegen ortalama on iki yıl da bir farklı burçlarda kavuÅŸuyorlar. Ancak aynı burçta kavuÅŸmaları daha da önemli bir dönüm noktasında iÅŸaret ediyor.

 

Tarihte Jüpiter-Pluton KavuÅŸumları

Jüpiter ve Pluton Yay burcunda son olarak 1758 yılına kavuÅŸmuÅŸlardı. 1758 Çin’in Tibet’i ilk kez iÅŸgal ettiÄŸi, Mardin’de büyük bir kıtlığın olduÄŸu, yüzlerce insanın açlıktan öldüÄŸü yıl. Ä°ngiltere’de ilk kez su gücüyle çalışan yün kırpma makinesi nedeniyle iÅŸsiz kalan 100.000 kiÅŸinin makineyi ateÅŸe verdiÄŸi yıl. Bunun dışında o yıllarda Avrupa’da Yedi Yıl SavaÅŸları sürüyordu. Avrupa’nın belli baÅŸlı devletleri aralarında çatışıyorlardı. Bu savaÅŸlar sonucunda, Fransa zayıflamış, Ä°ngiltere sömürgeciliÄŸini pekiÅŸtirmiÅŸtir. Bunun dışında, Ä°ngiltere'nin savaşın mali yükünü Amerika Kıtasındaki kolonilerinde arttırılan vergilerle karşılama politikası da Amerika kıtasındaki Ä°ngiliz kolonilerinin birleÅŸerek bir bağımsızlık savaşını baÅŸlatmalarına yol açmıştır. Böylece Amerika kıtasındaki kolonileÅŸme dönemi sona ermiÅŸtir.  

 

O esnada Avrupa’nın kendi arasında çatışmalı olması, gelecek yıllarda da, savaÅŸ olmasa bile, benzer bir çatışmayı düÅŸündürüyor. Ä°ngiltere ile Fransa arasında bir anlaÅŸmazlığa iÅŸaret ediyor. Yedi Yıl SavaÅŸları sonrasında Amerika’da kolonileÅŸme döneminin sona ermesiyle yepyeni bir yapının oluÅŸması, Amerika’nın tekrar kendi içinde bir kriz ve dönüÅŸüm ihtimalini çaÄŸrıştırıyor. Bunun dışında Çin dikkat çekiyor. Bu ülkenin Yay burcundaki Jüpiter-Pluton kavuÅŸumları ile tetiklenen bir yapısı olsa gerek, çünkü 1023, 1260 yıllarında gerçekleÅŸen Yay burcundaki kavuÅŸumlarda Çin tekrar ön plana çıkıyor. 1023 yılında Çin kağıt parayı icat ederek, dolaşıma sunmuÅŸ, 1260’ta da Kubilay Han Çin Ä°mparatoru olmuÅŸ. Dolayısıyla önümüzdeki döneme Çin’in damgasını vurma ihtimali oldukça güçlü görülüyor.

 

Yukarıda söz edilen diÄŸer olaylardan birisi saÄŸlıkla, diÄŸeri de emekçilerle ilgili. Salgın hastalıklar astrolojide Mars ve Pluton tarafından simgelenir. 1347’de Jüpiter-Pluton’un Koç burcundaki kavuÅŸumu Kara Veba’ya, 1918’de Yengeç burcundaki kavuÅŸum ise 20 ila 50 milyon kadar insanın ölümüne yol açan Ä°spanyol gribine denk geliyor. (Bu salgın Çin’de baÅŸlamıştı!)

 

Emekçiler, isyanlar ve grevler konusuna bizim ülkemiz Telekom grevi ile girmiÅŸ bulunuyor. Dünyanın dört bir yanı genel grev dalgası ile sarsılıyor. BudapeÅŸte’de genel grev baÅŸladı, Yunanistan’da 12 Aralık’ta ülke genelinde bir grev yapılacak. Bolivya’da genel grev çaÄŸrısı yapılıyor. Ancak bu grevleri sadece bu kavuÅŸuma baÄŸlamak doÄŸru olmaz, çünkü ÅŸu anda gökyüzünde Satürn (sorun, kısıtlanma) çalışma hayatını temsil eden BaÅŸak burcunda ilerliyor. Dolayısıyla Satürn’ün bu hareketi emekçilerin baskı altında iyice ezildiklerini gösteriyor.

 

Pluton, din ve inanç

Krizler ve güç savaÅŸları kanalıyla dönüÅŸümün gezegeni Pluton din ve inancı simgeleyen Yay burcuna 1995 yılında girmiÅŸti. O günden bu yana dünya 11 Eylül saldırısı, Afganistan ve Irak SavaÅŸları ile sarsılmış durumda. Din teması her vesileyle yaÅŸamın her alanına nüfuz etmiÅŸ biçimde deneyimleniyor. Özellikle Ä°slam dini kendi içindeki çatışmalarla sahneyi iÅŸgal ediyor. Müslüman, Hıristiyan, herkes harıl harıl Ä°slam hakkında okuyor, bilgilenmeye çalışıyor. Artık Türkiye dini simgeleyen bir hükümet tarafından yönetiliyor. Din hakkında bir ÅŸeyler duymadığımız bir gün geçmiyor. Pluton’un temsil ettiÄŸi sarsıcı ve dönüÅŸtürücü gücü iliklerimizde hissediyoruz. Pluton 2008 Ocak ayında Yay burcundaki yolculuÄŸunu bitirmeye hazırlanıyor. Ancak bundan önce son kez gösterisini yapacak ve Jüpiter ile birleÅŸecek. Jüpiter dokunduÄŸu her ÅŸeyi büyüten bir enerjiyi simgeler. Dolayısıyla, din, köktencilik ve her tür fanatizm (futbol, Kemalizm, milliyetçilik) konusunu büyütecek. Öte yandan Jüpiter hoÅŸgörünün gezegenidir, astrolojide “en büyük yararlı”dır. Son bir ÅŸanstır. Dolayısıyla Pluton yapıları, devletleri, yönetim sistemlerini temsil eden OÄŸlak’a, bu sistemleri yıkmak üzere geçmeden önce, Jüpiter son kez anlayış ve hoÅŸgörü elini uzatacak.

 

Kitleler

Pluton kitleleri temsil ettiÄŸi için bu kavuÅŸumun iÅŸaret ettiÄŸi olaylar kitleleri ilgilendirebilir. ÖrneÄŸin son günlerdeki uçak kazası (hava yolu taşımacılığı=Yay) ne yazık ki kitlesel ölüme bir örnekti. Kazanın temsilcisi olan Mars geri giderken, Jüpiter-Pluton kavuÅŸumu Türkiye’nin Ay’ına (halk, duygular) karşıt yaparken seller, yangınlar, kazalar, fanatizm ve terör halkı derinden sarsabilir.

 

Öte yandan, astrolojide Jüpiter-Pluton kavuÅŸumu büyük bir ÅŸansı, sınırsız iyileÅŸme gücünü, çürümüÅŸ ÅŸeyleri arıtarak yenilenmeyi simgeler. Yeniden ışığı görmeden önce uzun ve karanlık bir tünelden geçmek zorunlu olabilir. Bu tünelde pes etmemek ancak ışığa ulaÅŸabileceÄŸine inanmakla, kendine güvenmekle mümkündür. Ä°ÅŸte bu inancın temsilcisi Jüpiter’dir.  

 

Barış İlhan, Aralık 2007

bottom of page